10 Şubat 2016

CAM Galeri - YUSUF AYGEÇ - Ben Tek, Hepiniz! // Me Alone, You All!




YUSUF AYGEÇ

Ben Tek, Hepiniz! // Me Alone, You All!

3 - 28 Mart 2016

basın bülteni

Yusuf Aygeç'in C.A.M. Galeri' deki ikinci kişisel sergisi "Ben Tek, Hepiniz! " meydan okumanın aksine
bir yüzleşme serüveni olarak kabul edilebilir.

Aygeç, 2013 yılındaki ilk sergisi "M.Ö. Pop Art" da ustaların hafızalarımızda yer eden eserlerine uyguladığı manipülasyonlarla
bize çoktan bildiğimiz imgeler üzerine farklı okumalar yaptırmış; resmine dahil ettiği pop öğeler aracılığıyla eserlerin
tamamlandığı zamanlar ile günümüz arasında ironik bağlar oluşturmuştu. Bu sergideki ortak belleğin yerini, yeni sergisinde
sanatçının iç dünyası ve bu içsellikten dolayı ortaya çıkan ve hepimize dokunacak hisler ve hikayeler alacak.

Çocukken dinleyip belleğimizde yer eden masallara, öğrenilmiş korkulara, dayatılmış kurallara, inançlara, bilinçaltının
derinliklerine iniyor ve alışkanlıkları sorguluyor sanatçı. İzleyici kolektif bir bellek üzerinden, bu kişisel hikayenin her anında
kendinden bir şey bulup kendi yüzleşmesini başlatabilir.

Sanatçı, kendini özgür hissettiği zamanlarla, kurallar içine sıkıştığı sürelerde ‘kalbin’ ne şekillere girdiğini göstermeye,
şahit etmeye çalışıyor. Ait olduğumuz doğaya dair korkuları da doğanın kendisine hapsediyor.

 press release

Yusuf Aygeç's second solo show in C.A.M. Gallery ''Me Alone, You All!'' can be seen as a self-confrontation adventure
instead of challenge.

At Aygeç's first exhibition ''B.C. Pop Art'' in 2013 he applied manupulation and his own narratives to work of art we already
know in our memories done by master artists. At his paintings he made ironic bounds between today and the completion date
of the master pieces. In this exhibition, the common memory was replaced by the artist’s iner world and emotions and stories
that occure from this sincerity.

The artist questions the rutines, and descend to the depths of subconscious, manifactured fears, imposed rules,  beliefs and
how the fairy tales processed in our memory when we heard them as children. The viewer, through the collective memory,
could find a similarity from his own personal history and  might start a self- confrontation.

The artist tries to point out / demonstrate the difference between how ‘the heart’ gets into shape when it was squeezed within
the rules and when it feels free. He have also imprisoned the fears derived form nature to the nature itself.

C.A.M.  Sanat Galerisi

Şair Nedim Cad. No:25A, Akaretler, İst.

Tel: +90 212 245 79 75